29 Temmuz 2010 Perşembe

mucize ses, güzel sesler....

bu sıralar siyah süt okuyorum, elif şafak...
sekizinci bölümdeyim, bence kitabın okuması en zevkli bölümü...
9 ay 10 gün boyunca...
16. haftadayım, sayın anaç sütlaç hanım birşeyler öneriyor...
birkaç cd, dinlenmesi için...
bunlar bana çok tanıdık geldi...
zsareye hamile iken mehcim bana bunun gibi cdler almıştı...
bebeğin daha iyi gelişmesi kendini daha iyi hissetmesi, rahatlaması için...
dinlemesi benim için pek de hoş değildi...
ama birkaç cdyi de sevmedim değil hani :)
şu su sesleri kuş cıvıltıları çocuk gülüşmeleri gibi insana huzur veren sesler...
bunları bir süre dinledikten ve dinlemeye çalıştıktan sonra Kuran-ı Kerim dinlemeye karar verdik...
işe gidirken her sabah yol boyunca dinliyorduk mehcimle..
bu bana da çok iyi gelmişti...
sabahları bir sakinlik, dinginlik hissettiriyordu...
anne karnında sesleri tabi sadece sesleri değil herşeyi algılayan bebeklere de iyi geldiğini düşünürsek zsare de daha iyi hissetmiştir kendini inşallah...
arabada giderken duyduğumuz korna sesleri, egzos dumanlarının görüntüsü bile kötü hissettirmiyordu....
sanki arabanın içinde ayrı bir dünya vardı...
herşeyden izole olmuş....
bu uygulamaya zsare doğduktan sonra bir sene daha devam ettik...
zsare uyuduğunda yanında dinlemesi için Kuran-ı Kerim açıyordum, hem benim içim daha rahat oluyordu, hem de zsarenin daha huzurlu uyuduğunu düşünüyordum...
malesef buna şuanda devam edemiyorum...
bir ara verdim bir türlü toparlayamadım...
en yakın zamanda uygulamaya yeniden başlamayı diliyorum...
bu mucize bir ses, ama doğa seslerinin de çok etkili olduğu tartşılmaz, osmanlı döneminde olduğu gibi...

22 Temmuz 2010 Perşembe

havuz havuz :)

on temmuz da yola çıktık uzun bir süre gidecek yer aradıktan sonra karar verdiğimiz kızılcahamama ulaşmaya doğru...
zsare çok mutlu...
yazamadım ama iki hafta öce de oylata gitmiştik...
oradan tecrübeli, havuz ne demek...
suyu çok seviyor özellikle havuzları.. ben de memnun bu durumdan:)
ama nerden bilebilirdim ki kızılcahamamda benim de çocuk havuzundan çıkamayacağımı..
çünkü zsare 7/24 havuzda durmak istiyor:)
yaa...
öyle ki ondan büyük yaştaki çocuklar bile zsareye hayretle bakıyorlar...
nasıl da sudan korkmuyor...
ee boyu kadar suya girmiş...
su zsarenin boynuna kadar geliyor, ama korku falan yok maşallah...
diğer çocukların ağlamalarını hayretle izliyor:)
beş yaşlarında bir erkek çocuk gelip bana "bu kız kaç yaşında nasıl burda duruyor, su nerdeyse ağzına girecek" diye hayretle sordu...
zsare de ona gülerek bakıyordu...
zaten milletin onu sevmemesi için yapmadığı kalmadı....
havuzda zsareyi tanımayan yoktu :)
o kadar meşhur olduk...
bu iyi bişi mi kötü mü bilemedim...
havuzun kenarına çıkıp oradan içine atlıyordu, diğer büyüklerden gördüğü gibi...
kaydıraktan kayıp suya ellerimi bile tutmaya ihtiyaç duymadan giriyordu...
simitiyle biraz yüzme çalışması bile yaptık....
öğlen üç saat öğleden sonra iki saat havuzda sefa yaptı...
he bu arada ona bir kere vitamin bardan tost aldım...
bunu keşfeden zsare hadi kızım eve gidelim yemek yiyip tekrar geliriz dediğimde vitamin barı göstererek anne "dost" diye beni uyarmaya bile başladı...
yani hiç de dışarı çıkmamıza gerek yok der gibi:)