24 Aralık 2012 Pazartesi

bu kışın ilk karı...

bu kışın ilk karı yağdı çok şükür...
ortalık bembeyaz...
gelin gibi oldu...

cuma günü izinli olmamı ve okulların  tatil olmasını fırsat bilen biz kendimizi attık dışarı...
basılmamış karlara ilk kez basmanın keyfi bambaşka...

başladık bir kardan adam yapmaya...
ama bu kadar çok bayan bir araya gelirse, ortaya bir kardan adam değil de kardan prenses çıktı...

teyzemiz kardan prensesimize son makyajını yaparken...
kaşları çok mu ince oldu, ne??

tüm gözler onun üzerinde...
havuç burnu için biraz fazla oldu sanırım...
yerleştiremedik ;))
küçücük bir parça koparıp kondurduk...

çok heyecanlı bir bekleyiş...
hep beraber karda oynamak çok güzel...
sonrasında beraber sıcak çikolata içmek...
monopoly oynamak...
namaz kılıp dua etmek...





4 Aralık 2012 Salı

trabzon gezimiz...

annem, kızım ve ben attık valizlerimize birkaç parça eşya ve tuttuk canım memleketim trabzonun yolunu...
kasım ayı yağışlı oldu tabii ama olsun memleketimizin her mevsimi çok güzel...

habersiz gidince teyzemlere büyük sürpriz oldu...
çok mutlu oldular bir o kadar da şaşırdılar...

gidiş uçağımızda...

trabzon arkadaşımız, teyzemin oğlu mehmet akif ile bol bol eğlendi zeynepsare...

trabzonun meşhur sürmene yağlısını yedikten sonra enerji depolayan çocukların 
fındık kırma maceraları...
ellerinde birer bardak...
etrafa sıçrayan fındıklar...
annemin muhteşem deniz manzaralı evinde :)
neyse ki ev daha yerleşmemiş...
istedikleri gibi dağıttılar etrafa fındıkları...

Rabbim ne kadar güzel yaratmış yeşillikleri...
baktıkça insanın içi açılıyor...
yeşilin her tonu da mevcut...
aşık olmamak elde değil bu güzelliğe...


deniz manzaralı balkonda salıncak keyfi...


okula gidemedik bir hafta ama faaliyet yapmaktan da geri kalmadık...
zeynepsare var diye mehmetakif de okula gitmedi...
boyama kesme yapıştırma ev okulu yaptık biz de teyzemde:)
saadet nehir ablamız sağolsun...


 neden kapandı bu gözler???
sanırım bir muzurluk yapmışlardı :))
çocuk olmak ne güzelllll...
tatil yapmak da çok güzelll...






29 Kasım 2012 Perşembe

yüzme dersimiz...

bugünlerde okuldaki yüzme derslerinde problem yaşıyoruz...

bu fotoğraflarda pek de mutlu görünüyor çünkü küçük havuzdalar...
büyük havuzda çenesi suya batınca o da batıyormuş... bu yüzden havuza girmek istemiyormuş küçük hanım...

neyse ki akşam biz konuştuk, sabah da sınıf öğretmeni ve yüzme öğretmeni konuşmuşlar zsare ile ve endişelerinden arınmış...




bugün çantasına yüzme eşyalarını da koyduk....akşam bizi nasıl bir sürpriz bekliyor bakalım...bugün ayrıca tiyatro günü :) sebzeler ülkesi...süslenip gitti okula...babasının işi çok zor...tokasına ayakkabısına kolyesine kadar herşeyi uydurduk:)


2 Kasım 2012 Cuma

nice senelere canım kızım...

 canımın içi, güzel kızım bu yıl Allah'ın izni ile dört yaşını doldurdu :)
mutluyuz...
ama bu yıla kadar nasıl geldik bir anneme bir de bana sormak lazım:))
babaannesinde bu yılın ilk doğumgününü kutladıktan sonra sıra bizim evimizdeki ikinci doğumgününe geldi...
evimizi süsledik püsledik...
misafirlerimizle önce güzel bir akşam yemeği yedikten sonra bir pasta daha kestik hep beraber...
 
zsare mutlu mutlu mutlu tabii....

annem ve biz...
beş kız kardeş desek daha mı uygun olur :)

bu da üçüncü doğum günü etkinliğimiz...
okuldaki doğum günümüz...
ahmet serhat...
zsarenin en yakın arkadaşı...

hep beraber...

annesiyle tatlı kızı...

heykel oyununun birincisi zsare oldu...
iyi performanstı...
iyi ki doğdun anneciğim...
şükür ki varsın...

31 Ekim 2012 Çarşamba

mutlu bayramlar...

 


ramazan bayramında yaptığımız tatili tam anlatamadan kurban bayramı geldi...
anlatacak çok şey yok ama...
 kurban bayramımız çok sade geçti desem...

babamız bayramda iki gün işe gitti:(
 biz de annemlere geçtik bir gün, bir gün de evde temizlik yaptık güzel kızımla :)

bayramın ilk günü büyük bir heyecanla babamızı bekledik...
kurbanımız Allah'ın izni ile kesildi ve akşam da babaannemize bayramlaşmaya gittik...
ikici gün sabah büyüklerimizi ziyaret etmeye başladık...
saat 12 yi geçtiğinde evde idik...

 

en küçük teyzemiz ile zsare...
suratlara bakın yaaaa....


prensesimi ne kadar öpsem de doyamam...
Allah ayırmasın....
son gün de akşam babaannesinde zsarenin dört yaşına girişinin ilk doğum gününü kutladık...
sanırım bu sene doğum gününe, mum üflemeye doydu...
nice yıllara kızım...


19 Eylül 2012 Çarşamba

beyaz dağ diyor sare ona...

izmirden konyaya giderken planlamadığımız şekilde uğradığımız yerlerden biri de pamukkale idi..
otobandan giderken kahverengi tabelanın üzerinde pamukkale 5 km yazısını görünce rotamızı pamukkaleye çevirdik...
iyi ki de öyle yapmışız...
ortaokul yıllarımda görmüştüm ben ama o zamanlar içeriye almıyorlardı....

en çok da zsare bu gezintiden hoşlandı...
anne beyaz dağa yine gidelim diyor :)
ayaklarının altından akan termal sular çok hoşuna gitti...

gözlükler yüzüne biraz büyük mü gelmiş???

suların içinde cıp cıp... çıkmak istemedi...
şifalı sulardan en çok faydalananlar da turistler olmuştur sanırım...
beyaz toprakları yüzlerine gözlerine kollarına bacaklarına sürüyorlar...
herşeyi sonuna kadar kullanıyorlar maşallah...
antik havuzda da sadece turistler vardı...
yukarı doğru çıkarken birkaç müze var gezilesi..

bal kızımla müzede :))
tabut muydu o arkamızdaki???
çok kötü bir yerde poz vermişiz :p
 
yukarıya doğru büyük bir azim ve kararlılıkla yürüdü zsare...
ayağına kalkerler batsa da...
 
 
müzenin restaurantında misss gibi yemeğimizi yedik ve yolumuza devam ettik...
bu arada "yaşasın müze kart" demeden geçemicem...
müzenin kafesine de hemen hemen her yerde uğradık :))
çocuklu olunca malum istekler bitmiyor...
kültür ve turizm bakanlığı harika bir uygulama getirmiş turistik, tarihi ve doğal mekanlara...
 
 

11 Eylül 2012 Salı

konya denilince aklımda kalanlar...

pamukkaleyi ziyaret ettikten sonra altı saatlik bir araba yolculuğundan sonra konyaya vardık...
bu arada akşehirden geçerken nasrettin hoca'ya uğramamak olmaz dedik ve ziyaretimizi yaptık...

birçok romana konu olmuş konyayı ve içinde yaşamış, diğer aleme göçmüş olanların yaşadıkları yerleri merak ediyordum dahası kesinlikle onları ziyaret etmek istiyordum...
konyaya akşam saatlerinde varabildik ve hemen otelimize yerleştik...

 babamız giriş işlemlerimizi yaparken zsare de bana ayşesi ile poz veriyor...

şehir turu yapmak için hazırlandık ve dışarı çıktık...
konya çok sakin, düzenli bir şehir...
merkezde gezip yemeğimizi yedikten sonra Alaaddin Tepesi'nde oturup birer bardak çay içtik...
zsare de parkta doyasıya eğlendi...
Alaaddin Tepesi tepe denemeyecek kadar yükseltisi az olan bir yer...
görenler bu mu tepe diyebilirler, biraz yokuş gibi :)
konyada gezilecek yerleri araştırırken ben de böyle bir yer hayal etmemiştim..

sabah, otelde kahvaltımızı yaptıktan sonra ilk durağımız olan Mevlana'ya yöneldik...
giderken içimde yaşadığım heyecan Hz. Mevlana Türbesi'ne girdiğimde kat kat arttı...
muhteşem bir hava sizi içine alıyor sanki...
türbeyi gezerken gördüm ki Peygamber Efendimiz'in mübarek Sakal-ı Şerifleri de orada imiş...
Rabbim dualarımızı Onların hürmetine kabul etsin...

zsare Hz. Mevlana'nın Türbesinin girişinde...


Hz. Mevlana Dergahı da zsarenin en sevdiği yerlerden biri oldu...
dergahın tüm odalarına girdi tek tek...
mumdan semazenleri hayranlıkla izledi...
ama gerçek Mevlana görmemişiz, öyle diyor...
gerçek mevlanalar dönüyormuş...

konya alaaddin camii...
 
alaaddin camii'nde cemaatle namaz kılma imkanımız oldu...
bu arada şehir şehir gezmenin en güzel yanı da birçok değişik camiide namaz kılma nasibini yaşamak...
 
Karatay Medresesi, Karatay Çini Müzesi, merkezde bulunan birkaç müze ve ince minareli medrese gezdiğimiz yerler...

 Karatay Müzesi...

 
 
Konya gezilmesi gereken bir yer....
Selçuklu dönemi ve Mevlana Hazretleri...
Eşime bu güzel yerleri bize gezdirdiği için teşekkür ederimmm....

 










25 Mayıs 2012 Cuma

kınamız da oldu düğünümüz de...

güzel arkadaşım dilek'in kınasını da yaptık... nikahını da... düğününü de...
hepsi çok güzel oldu...
Rabbim hiçbir zaman tatlarını bozmasın...
güler yüzü daim olsun...

kına kızı belliydi ama bizimkiler de az değillerdi...
dilek kadar onlar da oynadılar :)
pistten çıkmadılar...
her oyunu biliyormuş bu kızlar yaa..
zsare ve dila gelinle karşılıklı da oynadılar...
keyiflerine diyecek yoktu...
bu da yorulup acıkıp dinlendikleri bir aradan...


çubuk kraker yiyorlar...
vazgeçilmezlerimizden...

fotoğraf makinesi kıtlığı varmış gibi doğru düzgün bir fotoğrafımız yok...
oysa ki fotoğraf makinesi bile olmasa hepimizin ellerinde kameralı telefonlarımız var...
iyi ki şu fotoğrafçılar var da beraber fotoğraf çekilebilme imkanımız oldu... 


arada çekebildiğim bir fotoğraf...
zsare ve gelin kızımız...


düğünde de sahneyi kimseye bırakmayan iki güzel...
bakmayın böyle oynadıklarına, müzik slow, onlar da müziğe ayak uyduruyorlar :)
 
 

15 Mayıs 2012 Salı

yılsonu gösterimiz...

yılsonu gösterisi için biraz erken olduğunu düşünmüştük biz de...
nerden bilebilirdik ki anneler günümüzü de kutlayacaklarını...
teşekkür ederiz sevgili okulumuz...
okulun bahçesinde minik yavrularımıza harika fotoğraflar çekmişler...
anneler günü dolayısı ile hazırladıkları slaytta kullanmak üzere...
ee tabi programın devamı da yılsonu gösterisi...
minicik yürekler heyecanla çarpıyordu o gece...
kolay mı onlarca insanın önünde....
cesaretlerine hayran kaldık...
güldük, ağladık ama hepsi sevinçten....

zsareyi kuliste yakaladık ve biraz foto çektik...
zsarenin en yakın arkadaşı....
artık pek görüşemeseler de...
birbirlerini bulduklarında anlaşılıyor ki sevgileri hiç azalmamış....

koro öncesi çok heyecanlı olan zsare...

program sonrasında beraber yıl boyunca yaptıkları etkinliklerden derledikleri sergiyi gezdik...
ne kadar da marifetli çocuklar varmış dedik...

herkes giderken yakalayıp çekebildiğim son fotolardan biri...
anneler, babalar, anneanneler, dedeler, babaanneler, teyzeler, halalar, dayılar, amcalar, arkadaşlar...
tüm eller dört yaşındaki yavrularımız için alkış tuttu...
hem de taaa yürekten...
daha nicelerini görmek duası ile...

3 Nisan 2012 Salı

salip içiyorum...

dün akşam zsare ile beraber madoya gittik...
amacım uyumadan önce bişiler daha yesin...
fırın sütlaç yiyecektik ama sonra fikrimizi değişitirdik...
neden mi??
katalogtaki miss gibi sahlebin cazibesine kapıldık çünkü...
ayrıca besleyici ve kuvvetlendirici yönünü de unutmamak gerek...
bu sahlep zsarenin içtiği ilk sahlep olma şerefine de erişti...
içim rahat... güvenilir bir yer...
yanındaki güzel kokulu kurabiyeleri de bitirmeye çalıştı...
zsarenin deyimi ile "salip" de afiyetle içildi...
şifa olsun inşallah biricik kızıma...

8 Şubat 2012 Çarşamba

...dilek&resul...


iş yerimden canım arkadaşım dilek 04.02.2012 günü sevdiği ile nişan yüzüklerini taktılar...
biz de bu olaya şahit olduk...
bundan dolayı çok mutluyum...
o mutlu olduğu için de ayrıca mutluyum...

bir ömür boyu huzur, sağlık, sevinç sizinle beraber olsun...

3 Şubat 2012 Cuma

kar...

 teyzelerle kar oynamaca....

ertesi gün anneanne ile karda yuvarlanmaca....
hayatındaki ilk kardan adamını tamamlamaca....

15 Ocak 2012 Pazar

maç seyrediyoruz...

cumartesi akşamı stada maç seyretmeye gittik...
tabi yaaa maçı seyretmeye yemek yemeğe değil :)
maç bahane ama yemekler de şahane....
karnımızı güzelce doyurduktan sonra maçı seyretmeye geçtik...
yemeğimizi yerken de seyrettik tabii...
her anı gollerle dolu bu maçı seyretmemek de olmazdı hani...
kolay mı altı tane gol gördük :)


çaylarımızı yudumlarken üşüyenler içeride...
maçı daha yakından seyretmek isteyenler dışarıda....
zsare ise bir içeride bir dışarıda :)
benimse onun için endişelenmeme gerek yok...
çünkü her zaman ki gibi etrafında melekler gibi teyzeler...



güzel bir pazar kahvaltısı....

hep birlikte güzel bir pazar kahvaltısı yaptık geçen hafta...
inşallah bu birliktelik hiç bozulmaz...
çoğalarak devam eder:)